Müşteriniz İflas Ederse Ne Olur? Şirketinizi Alacak Sigortası ile Koruyun!

Müşteriniz İflas Ederse Ne Olur? Şirketinizi Alacak Sigortası ile Koruyun!

Allianz Trade Sektör Atlası 2025 raporu, ABD’nin uyguladığı gümrük vergilerinin küresel tedarik zincirlerini yeniden şekillendirdiğini, buna karşılık gelişen misilleme politikalarının ise uluslararası ticaretteki belirsizliği derinleştirdiğini ortaya koyuyor. Buna paralel olarak, Allianz Trade Ekonomik Görünüm 2025-27 raporunda öne çıkan zayıf büyüme eğilimleri, kalıcı enflasyonist baskılar ve artan mali açıkların uzun vadeli faizleri yukarı çekmesi, küresel düzeyde finansal koşulların giderek sıkılaştığını gösteriyor.

Bu gelişmeler yalnızca işletmelerin maliyet yapısını değil, aynı zamanda ödeme disiplinini ve nakit akışını da doğrudan etkiliyor. Artan finansman maliyetleri, daralan talep ve borçlanma koşullarındaki zorluklar, ticari vadelerin uzamasına ve iflas ile konkordato başvurularında belirgin bir artışa yol açıyor.

Gelinen noktada, bu durum geçici bir finansal baskıdan çok, şirketlerin dayanıklılığını test eden kalıcı bir sınav haline gelmiş durumda. Üstelik birçok işletme için en büyük tehlike, çoğu zaman görünmeyen tarafta yer alıyor: tahsil edilemeyen ticari alacaklar. Nakit akışında yaşanan kesintiler yalnızca operasyonel süreçleri aksatmakla kalmıyor, aynı zamanda büyüme planlarını ve yatırım kapasitesini de ciddi biçimde tehdit ediyor.

Müşteri İflas Ederse Şirketinizi Ne Bekliyor?

Bir müşterinizin iflas etmesi durumunda, alacaklı sıfatıyla iflas masasına kaydolmanız gerekir. Ancak bu süreç, tahsilat garantisi anlamına gelmez; çünkü alacaklar, diğer alacaklılarla aynı sırada değerlendirilir ve ödeme sırası geldiğinde genellikle tahsil edilebilecek tutar oldukça sınırlı kalır.

İflas süreçleri çoğu zaman uzun, karmaşık ve maliyetlidir. Alacaklı şirket, süreç boyunca hem nakit akışında hem de operasyonel planlamada ciddi sıkıntılar yaşayabilir. Bu nedenle iflas riskine karşı proaktif önlemler almak, yalnızca kaybı önlemek değil, işletmenin sürdürülebilirliğini korumak açısından da kritik öneme sahiptir.

İşte tam bu noktada ticari alacak sigortası devreye girer. Bu sigorta, müşterinizin iflası veya ödeme güçlüğüne düşmesi durumunda alacaklarınızı güvence altına alarak, nakit akışınızın korunmasını ve iş sürekliliğinizin kesintiye uğramamasını sağlar. Böylece iflas riskini yönetmek reaktif bir süreç olmaktan çıkar, stratejik bir koruma mekanizmasına dönüşür.

Ticari Alacak Sigortası İflas Riskini Nasıl Minimize Eder?

Ticari Alacak Sigortası, işletmelerin azami 180 güne kadar vadeli alacaklarını tahsil edememeleri durumunda nakit akışlarını korumalarına yardımcı olan stratejik bir risk yönetimi aracıdır. Müşterinin iflas etmesi, konkordato ilan etmesi veya ödeme güçlüğüne düşmesi gibi durumlarda devreye girerek, alacakların güvence altına alınmasını sağlar.

Bu sigorta, şirketlerin hem yurt içi hem de yurt dışı pazarlarda mevcut müşterileriyle ilişkilerini güven içinde sürdürmelerine, yeni iş ortaklıkları kurarken ise sağlam bir güven zemini oluşturmalarına olanak tanır.

Ticari alacak sigortası sayesinde işletmeler, ödenmeyen alacaklardan kaynaklanabilecek finansal kayıpları en aza indirirken, sürdürülebilir büyüme ve finansal istikrar hedeflerine daha emin adımlarla ilerler.

Alacak Sigortası şirketlerin sadece alacaklarını değil, geleceklerini de koruyan bir “hayat sigortası”. 

Alacak sigortasının ödeme güvencesi nasıl işler?

Alacak sigortasının ödeme güvencesi, şirketlerin alacaklarını güvence altına almasını sağlayan sistematik bir süreç üzerinden işler. Öncelikle, sigorta sağlayıcısı, müşterilerin satış yaptığı firmaları tek tek analiz eder ve her birine belirli kredi limitleri tahsis eder. Bu sayede, işletmelerin alacakları önceden belirlenmiş limitler çerçevesinde güvence altına alınmış olur.

İkinci aşamada, alıcılarla ilgili olumsuz bir durum ortaya çıktığında —örneğin gecikme, temerrüt veya ödeme riski sinyalleri— sigorta sağlayıcısı devreye girer. Küresel ölçekte faaliyet gösteren hukuk servisleri aracılığıyla tahsilat süreçlerini yürütür ve risklerin büyümeden kontrol altına alınmasını sağlar.

Son olarak, riskin gerçekleşmesi durumunda; yani alıcının iflas etmesi, konkordato ilan etmesi veya ödeme güçlüğüne düşmesi hâlinde, sigorta şirketi tazminat ödeyerek işletmelere ekonomik destek sağlar. Bu yaklaşım, alacakların sadece güvence altına alınmasını değil, aynı zamanda şirketlerin nakit akışı ve finansal istikrarını korumasını da garanti eder.

İflas riski yüksek sektörlerde alacak sigortası neden kritik?

Sermaye yoğun, korumacı ve sınırlı başa çıkma kapasitesine sahip birçok sektör, dönemsel dalgalanmalara karşı ciddi karlılık baskısı altında bulunuyor. Gümrük tarifeleri, maliyet rekabetçiliği, maliye ve para politikaları ile ticaret politikalarının şekillendirdiği mevcut küresel ekonomi, bazı sektörleri desteklerken diğerlerini zor durumda bırakıyor. Bu koşullar altında iflas ve konkordato riskinden etkilenmeden ticari faaliyetleri sürdürmek ve büyümeyi hedeflemek giderek daha karmaşık hâle geliyor.

Bu noktada Alacak Sigortası, işletmeler için kritik bir finansal güvence sunuyor:

  • Tazmin güvencesi: Müşterinin iflası veya konkordato ilanı durumunda, poliçe kapsamındaki alacaklar sigorta şirketi tarafından tazmin edilir ve böylece nakit akışındaki ani şoklar önlenir.
  • Risk önleme: Poliçe öncesi alıcıların kredibilitesi detaylı olarak analiz edilir; riskli alıcılarla iş yapılması baştan engellenir.
  • İhracat avantajı: İhracat yapan firmalar, ticari riskler güvence altına alınarak dış pazarlarda güvenli büyüme fırsatına sahip olur.
  • Stratejik destek: Ticari alacak sigortası yalnızca kaybı telafi etmekle kalmaz; şirketlerin müşteri portföyünü daha sağlıklı ve sürdürülebilir yönetmelerine de yardımcı olur.

Risk ve alacak tahsilatı yönetiminde en etkili çözüm: Allianz Trade Ticari Alacak Sigortası

Allianz Trade, 160’tan fazla ülkede 289 milyon şirketin finansal takibini yapar ve günlük 22.000 kredi limiti talebini değerlendirir. Dünya genelinde 1,4 trilyon Euro’yu aşan alacak teminatı ile kapsamlı ticari alacak sigortası çözümleri sunarak işletmelerin güvenle büyümesini sağlar. Müşteri odaklı yaklaşımı ve proaktif risk yönetimi ile şirketlere stratejik avantajlar sunan Allianz Trade, son dört yıldır müşteri sadakatinde pazar lideri konumunda bulunuyor.

Sunulan hizmetler risk analizinin ötesine geçiyor; tahsilat süreci yönetimi, yasal takip desteği ve detaylı raporlama sistemleri ile işletmelere uçtan uca çözümler sağlanıyor. Alıcının hangi ülkede olduğuna bakılmaksızın, yerel hukuk bürolarının devreye girmesiyle hızlı ve etkili tazminat süreçleri işletiliyor.

Finansal gücünü Standard & Poor’s tarafından verilen AA kredi notuyla belgeleyen Allianz Trade, uluslararası ticarette hızlı, bilinçli ve güvenli kararlar alınmasına olanak tanıyor. Ticari alacak sigortası; borcun teminat altına alınmasının yanı sıra, ülke riski yönetimi, müşteri analizleri ve kredi limiti belirleme gibi kritik süreçlerde ihracatçılara destek oluyor. Böylece firmalar yeni pazarlara sağlam adımlarla ilerlerken potansiyel riskleri önceden görüp önlem alabiliyor. Geniş veri ağı, sektör uzmanlığı ve gelişmiş risk analizleriyle Allianz Trade, ihracatçılara ticari rehberlik sunarken, ödeme sorunlarında hızlı tazminat süreçleriyle zararların önüne geçiyor.

Allianz Trade ile alacak sigortası yaptırmayı hedefleyen şirketler için uygun profil, sektörel herhangi bir ayrım olmadan, şunları içerir:

  • En az 2 yıl faaliyette bulunan,
  • 10’dan fazla alıcısı olan orta ve büyük ölçekli firmalar.

Ticari risklerini azaltmak isteyen şirketler, Allianz Trade’in web sitesi üzerinden hızlı başvuru formunu doldurarak (https://www.allianz-trade.com/tr_TR/ticari-alacak-sigortasi.html#form) ya da müşteri hizmetleriyle iletişime geçerek detaylı bilgi alabilir. Üstelik web üzerinden başvuru yapan firmalar, 15 müşteri için ücretsiz risk analizi fırsatından da yararlanabilir.

Yazar

Bir Yorum Yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Yazılar